BİZE ULAŞIN
tr

Cerrahi İşlemler Sonrası İyileşme Hızını Etkileyen Faktörler

Vücudun dış veya iç yüzeyinde, herhangi bir organ ve dokuda darbe ve benzeri nedenlerle meydana gelen, doku ve organın devamlılığının bozulması sonucu oluşan hasarlı bölgeye yara denmektedir. Yara oluşumu mekanik, fiziksel ya da kimyasal etkenler nedeniyle meydana gelebilir.

Ağız Diş ve Çene Cerrahisi uygulamalarında (diş çekimi, dental implant, yumuşak doku cerrahisi…vb) gerek kemik içi, gerekse yumuşak dokuda travma sonucu yara yeri oluşumu gözlenmektedir. Travma sonrası başlatılan düzenli hücresel ve biyokimyasal olayların yeni doku oluşumu ile yara yeri iyileşmesi gerçekleşir.

Yara yeri iyileşmesini etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Bunları genel olarak lokal ve genel (sistemik) faktörler olarak iki ana gruba ayırabiliriz.

Lokal Faktörler;

1- Yetersiz kanlanma (İskemi) Dokunun iyileşmesi için gereken besleyici elemanların yetersiz girişi, beyaz küre ve fibroblast akımının azalması, oksijenin azlığı kollajen sentezini etkileyen önemli bir faktördür. Eksikliği stabilize olmamış, kollajen yapımına yol açar. Yara iyileşmesini olumsuz yönde etkiler.

2- Gerilim: Yara dudaklarının bir araya getirilmesi için aşırı kuvvet sarf ediliyorsa yara geriliminden bahsedilir. Cildin mobil olduğu bölgelerdeki yaralar ve ciltte doku kaybının yoğun olduğu yaralarda buna eğilim özellikle fazladır.

3- Yabancı cisimler ve kontaminasyon: Kontamine yaralarda yara enfeksiyonu önemli bir problemdir. Dışarıdan yabancı materyalin varlığı (protez, sütür, ölü dokular), inoküle olan bakteri miktarı, hematom; yara ayrılması (dehiscence) ve enfeksiyon riskini artırmaktadır.

4- Lokal travma: Dokudaki hasar, onun ezilerek parsiyel veya total olarak iskemik kalmasına yol açar. Bu da enfeksiyon için çekirdek vazifesi görür.

5- Ölü boşluklar: Yara bölgesinde derin kavitelerin varlığı, kan ve seröz materyalin kolleksiyonuna neden olur. Bu durum bakteriler ve enfeksiyona yatkınlık açısından uygun bir alan sağlar.

6- Sigara kullanımı: Preoperatif dönemde en az 2 hafta önceden sigara içilmesinin kesilmesi önerilmelidir. Bu yara açılmasında (dehiscence )önlenebilir faktörlerdendir. Ayrıca sigara kullanımı kan akışını ve oksijen varlığını azalttığı için yara yeri iyileşmesini olumsuz yönde direk etkisi vardır.

7- Yaranın lokalizasyonu: Doku gerilmesinin en az olduğu yaralar hem çabuk iyileşir hem de ince bir skar bırakır. Bu nedenle insizyonlarda bu bölgeler tercih edilirler.

Genel (Sistemik) Faktörler;

1-Yaş : Yaşlılarda yara iyileşmesi iyi olmaz. Bunun nedeni kanlanmanın iyi olmaması, ek hastalıklar, beslenme bozukluğu olabilir.

2- Tıbbı Durumlar : Diabetes mellitus, Kronik vasküler hastalıklar, renal yetmezlik, KC yetmezliği, solunum yetmezliği, immün yetmezlikler, obezite, heredite, alkolizm, hemorajik diatez (hematom oluşma ve yara enfeksiyonu oranı artar.) Diabette yara iyileşmesi kötü olup enfeksiyon oranı da yüksektir. Bunlarda ayrıca periferik vasküler yetmezlik de vardır.

3-Beslenme : Kişinin beslenme alışkanlıkları ve düzeni yara yeri iyileşmesini etkilemektedir. Düzenli ve sağlıklı beslenme alışkanlığına sahip kişilerde kollajen üretimi ve yara yeri iyileşmesi daha hızlı olmaktadır. C vitamini, çinko, A vitamini, proteinler vs. tiamin, riboflavin ve pridoksin eksikliğinin de yara iyileşmesini bozduğu ileri sürülmektedir.

A vitamini, temelde inflamatuar hücrelerin yara granülasyon dokusu içine erken göçü için gereklidir. İnsülin eksikliğinin ve steroidlerin, E vitaminin etkileri , A-vitamini ile antagonize edilebilir. Yapılan araştırmalarda yara yeri oluşumundan sonra doku ve plazma çinko düzeylerinde azalma saptanmıştır. Bu eksikliğin giderilmesi epitelizasyon oranını, kollajen ve diğer proteinlerin sentezini normale döndürmektedir.

Bakır, magnezyum, kalsiyum (Cu, Mg, Ca) gibi eser elementlerin yara iyileşme olayının özellikle kollajen sentezi aşamasında etkili olduğu bilinmektedir.

4-Hastanın mental ve fiziksel sağlığı : Bu durum yara iyileşmesinde önemli olan faktörlerden biridir.