Tellerin malum şöhreti böyledir, yani biraz sineye çekilir teller özellikle de yetişkin hastalar tarafından. Ama her şeyde olduğu gibi burada da belli bir alışma süresine sabrettikten sonra daha sakin bir tedavi süreci bizim için başlamış olur. Telleri ve braketleri seviyoruz, çünkü güçlü, güvenilir ve sağlamlar. Peki bu tellerin hem güçlü yönlerinden faydalanıp hem de onları ağız içinde hiç görünmeyecekleri bir yere yerleştirsek nasıl olur? İşte bu yazıda lingual ortodontik tedaviden kısaca bahsedeceğim. Nam-ı diğer görünmez/saklı teller.
Lingual kelimesi dişlerin dilimizle temas eden iç yüzeylerini anlatır. Bu tedavide dişleri hareket ettiren braket ve teller dişlerin yalnızca iç kısmında yer alır. Görünmez olmaları bundan. Aslında bilinen tüm ortodontik tedaviler arasında gerçekten görünmeyen tek yöntem de bu.
“Hem estetik olsun hem de diş hareketlerini çok iyi yapsın.” dediğimizde aklımıza lingual tedavi gelmeli. Her yaşta ve her tür vaka için bu yöntemi uygulamak mümkün. Her ne kadar yüksek estetik beklentiye sahip erişkinler arasında revaçta olsa da, tedavi sırasında çürük oluşum riskinin daha düşük olmasından ötürü çocuklarda da lingual tedaviyi tercih edebiliriz. Lingual tedavilerdeki düşük çürük riski, braketlerin dil ve tükürükle temas halinde olmasına bağlı olarak devamlı bir “yıkanma” etkisinde kalmalarına bağlanıyor. Elbette bu tek başına yeni çürük oluşmaması için yeterli değildir. Lingual tedavilerde de özel diş fırçaları ve hatta ağız duşuyla çok özenli bir temizlik yapılması gerekir.
Lingual tedaviler hakkındaki teknik bilgileri ise kısaca şöyle anlatabilirim:
Üretim aşamasında iki farklı sistem var. İlki kişiye özel hazırlanan lingual sistemler, diğeri standart lingual braketlerle hazırlanan sistemler. Kişiye özel hazırlanan yöntemde her dişin kendi anatomik formuna birebir uyan braketler ve yine aynı şekilde o kişinin ağız yapısına uygun teller üretilir. Bu kişiye özel olma hali, dişin en doğru pozisyona en kısa sürede gelmesini sağlar. Üstelik her dişe özel hazırlandığı için standart lingual tellere göre dili daha az rahatsız eder, bu sebeple nispeten daha konforlu olduklarını söyleyebiliriz.
Dilin iç kısmındaki teller alışma süresi boyunca konuşmada ve yeme-içmede kısıtlılığa neden olabilir. Bu süre tamamen kişiye özel olarak değişir. Alıştıktan sonra son derece rahat bir şekilde tedaviniz ilerler.
Sabit bir tedavi olduğu için tedavi boyunca tüm teller ağızda kalır (şeffaf plaklardaki gibi takılıp çıkarılır bir yöntem değildir.) Kooperasyon konusunda hastaya düşen yükü bu açıdan azdır. Hastaya düşen tek kısım, tüm tedavilerde olduğu gibi çok iyi diş fırçalama ve sert yiyecekler yememe gibi konulara özen göstermektir.
Lingual tedaviler sırasında dişlerin ön yüzlerinde herhangi bir şey olmadığı için dişlerin düzelmesini çok kısa sürede, net şekilde izleyebilirsiniz. Beyazlatma ya da bazı estetik restorasyonların da tedavi sırasında uygulanması mümkündür. Bu da henüz teller çıkmadan gülüş estetiğini iyileştirmeye başlamak anlamına gelir.
Dünya genelinde bilinen kişiye özel lingual sistemlerin (WIN, Incognito, ALIAS vb.) yanı sıra Türkiye’de de “Saklı Tel” adı altında kişiye özel üretim yapan son derece başarılı bir sistem Yrd. Doç. Dr. Cihan Aydoğan tarafından üretilmiştir. Yurtdışındaki sistemlerin hazırlanıp elimize ulaşma süreleri özellikle içinde bulunduğumuz pandemi sürecinde uzasa da Saklı Tel’in bu anlamda önemli bir avantajı olduğunu söyleyebilirim.
Konuyla ilgili kısa yazımı burada noktalıyor ve tüm hastalarıma hangi yöntemle olursa olsun güzel bir tedavi süreci geçirmelerini diliyorum:)
Sevgiler.