BİZE ULAŞIN
tr

Oral Diagnoz’un (Diş Hekimi Muayenesi) Önemi

Oral diagnoz (ilk muayene) sağlıklı bir ağız ve diş yapısına sahip olmanıız için gereken tedavilerin planlanmasıyla ilgili adım atacağınız ilk basamaktır. Diş hekimliğinde ve günümüzde var olan 8 uzmanlık alanından birisi olan oral diagnoz ile ilk muayene ve tedavi planlamanız ayrıntılı bir biçimde ortaya çıkarılır.

Oral diagnozda ağız içi ve dışında görülen, belirti veren hastalıkların teşhisi, tanısı ve tedavi planlaması yapılır.

İlk olarak hastanın anamnezi (hastalıklarının öyküsü) alınır. Hastayı diş hekimi koltuğuna getiren neden ve genel sağlık durumu ile ilgili bilgiler edinilir. Bu bilgiler, kronik rahatsızlıklar, alerji, hastanın kullandığı ilaçlar şeklinde hastanın dosyasına mutlaka detaylı bir şekilde yansıtılır. En çok karşımıza çıkan ve diş hekimliği müdahalelerini ilgilendiren diabet, kalp rahatsızlıkları, penisilin ve lokal anestezik solüsyonlara karşı reaksiyon (alerji) ve hastanın kullandığı kan sulandırıcı ilaçlar üzerinde durularak, hastaya yapılacak müdahalelerin genel sağlığına bir zarar vermemesi için gerekirse genel tıp uzmanlarından konsültasyonlar (onaylar) alınır.

Hastanın öncelikle acil durumuna odaklanılırken aynı zamanda kendisinin farkında olmadığı ama ileride sorun olabilecek dişler ve ağız dokuları hakkında bilgilendirme yapılır. Hasta bu muayene esnasında tüm sıkıntı ve endişelerini, tedaviden beklentilerini hekimiyle özgürce konuşarak aslında tedaviye ilk adımını da atmış olur. Oral diagnoz hekimi hastanın tüm bu beklentilerini ve ihtiyaçlarını dinleyip değerlendirerek onu tedavisine hazırlar. Bu başlangıç aslında yumuşak bir geçiştir.

Sonraki aşamada, ağız içi ve dışı muayeneye geçilir. Ağız içi muayenede çürükler, diş eti rahatsızlıkları, uyumsuz restorasyonlar, çenelerin birbiriyle olan ilişkileri, dişlerde sallantı, aşınmalar, çapraşıklıklar, fistül varlığı vb gibi birçok rahatsızlık keşfedilir. Ağız dışı muayenede ise yüz, çeneler, çene eklemi, burun, dudaklar vb değerlendirilir. Bu ağız içi ve dışı muayenelerde bazen kronik bir rahatsızlığın teşhisi bile sağlanabilmektedir.

Ağız içi ve dışı muayenelerde bazı teşhis araçlarından yararlanılır. Bunlar periapikal (lokalize bir bölgenin röntgeni) ve panoramik röntgenler (tüm ağız röntgeni) olarak sıralanır. Bunun amacı gözle görülemeyecek problemlerin teşhisidir. (Diş çürükleri, kistler, eski tedavilerin durumu, gömülü dişler, diş eti rahatsızlıklarına bağlı kemik kayıpları gibi) Ancak bazen bu iki boyutlu görüntüleme araçlarının yetersiz kaldığı durumlar olabilir. Bu gibi durumlarda tomografi gibi 3 boyutlu görüntülemeden de yararlanmak gerekir. Bu tür bir görüntüleme bize incelenmek istenen bölgenin kesitsel analizini yapma olanağı verir. Bazı kemik ölçümleri, sinüslerin durumu, implant yapılacak bölgelerin değerlendirilmesi ve seçilecek implantların belirlenmesi de tomografi ile yapılmaktadır.

Sonuç olarak oral diagnoz hekimi;

Hastayı ilk karşılayan,
Gerekli ağız içi ve dışı muayeneleri radyolojik tetkiklerle destekleyerek hastanın şikayetinin ve tüm tedavi gereksinimlerini saptayan,
Doğru uzmanlardan konsültasyon alan,
Büyük bir titizlikle hastayı dinleyerek var olan endişelerini yok ederek tedavi yolculuğuna hazırlayan hekimdir.